30 Ocak 2009 Cuma

Bir Buzdolabı Replika sı



Müşteri Bosch Ev aletleri.  İlk buzdolabının üretiminin 75ci yılı.  Bir şekilde anlatmak lazım.  75 yıllık müzelik dolabı koymak çok riskli...   Evet bir Replika gerekli.  Orjinal materyaller kullanılarak (sac, sentetik boya) bir replika ürettik.  Tek eksiği motorunun çalışmaması....

Mutlaka resmi tıklayarak büyük resmi inceleyin...

Bu veya buna benzer birşeye ihtiyacınız var ise: www.bdtasarim.com

Eliptik ince iş.


Müşteri JTI.  Marka Camel.  Satış standlarının üzerinde sergilenecek olan header için alternatif prototipler.  Ana tema Elips ve "horizon".  Lacivert ışık geçirgen plexi, içindeki beyaz plexi lacivert plexi kesilerek içine oturtulmuş...... Peh peh peh....

Bu veya buna benzer birşeye ihtiyacınız var ise: www.bdtasarim.com

Plasma ama bu sefer farklı



Müşteri Toyota.  AVM sergilemeleri yapmak istiyor ama "innovatif" birşey olsun isteniyor..  Pekala.  Ne yaptık?  Klasik bir totem yerine, totemin içine bir plasma yerleştirdik, fakat dikey olarak.  Bu durumda oynayacak reklam filmi için Ekranın yarısı yetti, kalan kısmına da Toyota nın logosunu Kesip yapıştırdık ve Plasmanın ışığını logo yu aydınlatmak için kullandık.   Nasıl hoş olmuş mu?  (bu iş 2005 yılında idi..)  Şimdi herkes dikey Plasma/LCD kullanıyor.  

Hmm.. birde graffiti konseptini ilk o zaman kullanmıştım...

Bu veya buna benzer birşeye ihtiyacınız var ise: www.bdtasarim.com

29 Ocak 2009 Perşembe

Touch'n feel


Müşteri: Toyota, hedef kitle: Üniversite öğrencisi, amaç dokundurtmak, hissettirmek.

Oyunla karışık bir fonksiyonel dev bir dummy. Kronometreyi başlatmak ve durdurmak için Start-Stop butonu...


Bu veya buna benzer birşeye ihtiyacınız var ise: http://www.bdtasarim.com/

Her ortamın standı...


Sigara reklamı yasak, ne yapmak lazım. En azından yeni bir marka piyasaya girerken varlığını belli etmek zorunda. Mekanlar: Gece kulüpleri. Kullanılabilecek görsel: Yok, sadece paket yada kartonun kendisini kullanabilirsiniz. Mekana da uyum sağlıyacak. Her renge her desene ne uyar... Ayna....


Bu veya buna benzer birşeye ihtiyacınız var ise: http://www.bdtasarim.com/

Kullanışlı Tasarım için (doğru arabirim tasarımı)

Kullanışsız ürünleri adı üstünde..Kimse kullanmaz.

uyulması gereken temel 5 kural:

1. Kafanızda bazı kullanıcılar hayal edin

2. Önemli işlevleri listeleyin.

3. Kullanıcının bir modelini oluşturun ve bu kullanıcının işlevleri nasıl yerine getirmeye çalışacağını çıkarın.

4. Tasarımın ilk taslağını oluşturun.

5. Tasarımı geliştirerek/kolaylaştırarak tekrar oluşturun. Bu döngüyü hayalinizdeki kullanıcının yetenekleriyle örtüşene kadar tekrar edin.


5+1- Gerçek kullanıcıları tasarımınızı kullanmaya çalışırken izleyin, onlarla konuşun. Eğer sıkıntı yaşıyorlarsa bilin ki, tasarımınız hedef kullanıcınızla örtüşmüyor.


Bu söylenene uygun birşeye ihtiyacınız var ise: http://www.bdtasarim.com/

Çepeçevre Çevre dostu...


Müşteri Siemens Ev aletleri. Muder fuarı için "özel" bir stand, kendinden söz ettirecek bir stand istiyor.... Klasik gelecek fakat "ÇEVRE" imdadımıza yetişiyor. Fakat sadece tema çevre değil. Stand tamamı Geri dönüşebilir yada yeniden kullanılabilir malzemeden tasarlandı/üertildi... Öyle ki Specboard lar dahi oluklu mukavva dan üretildi. Tabiiki stand işletiminde de plastik bardak, çatal, tabak no-no idi.


Bu veya buna benzer birşeye ihtiyacınız var ise: http://www.bdtasarim.com/

Oversize F1


Müşteri ToyotaSA. F1 in 2ci yılı. Özel müşterilerini ve bayiilerini Istanbulda ağırlıyor. Otobüsle taşıyacak fakat özel birşeyler katmalı. F1 temalı... Çözüm göründüğü gibi... Jantlara özellikle dikkat...


Bu veya buna benzer birşeye ihtiyacınız var ise: http://www.bdtasarim.com/

Seç bir yalan...


Müşteri Turkcell. Yer Reina. Kurallar sert. Öyle renklerle at koşturmak yok. Konuşma kabini ihtiyacı var. Mevcut kabin içi oldukça dar.


Hem mekan ferahladı, hem yardımcı olduk ;)

A1 İsviçre takımı için Teamwear


A1 Kupası, formula 1 e alternatif olarak kurulan, markalar yerine ülkelerin yarıştığı, bu sebeple de Motorsporlarının Dünya Kupası lakabı nı alan bir organizasyondur. İsviçre takımı sadece pistte değil, aynı zamanda "off track" de iyi görünmek istedi...


O sene kupayı kazndılar....


Bu veya buna benzer birşeye ihtiyacınız var ise: http://www.bdtasarim.com/

daha içmeden Serinletir...


Müşteri Coca Cola, marka Nestea. Piyasaya Lipton hakim. Nestea ikincilikten kurtulmak istiyor... Ne yapılabilir? Önce Fikir: Nestea dah içmeden serinletir... Kurgu: ATV ve Römorku, Römork üzerinde bir vaporize soğutucu. Kumsalda dolaşacak... Şehirden şehire geçerken de ATV ve römork ayrı bir römorkun üstünde Kamyonetin arkasında... Hoş bir görüntü... Giydirme de pek hoş...



Bu veya buna benzer birşeye ihtiyacınız var ise: http://www.bdtasarim.com/

LED denen mucize.....


Müşterinin rengi Mavi. Buz üzerinde çilek ikram etmek istiyor. Mekan gece kulübü ve haliyle çok karanlık. Nasıl olacak. Plastik kasenin altına Mavi LED leri gömüp NiMh pillerle (Pil dayanmıyor çünki) besle... O zamanlar Mavi LEd yeni, pahalı.... Tanesi 2.-USD falan....

Ama sonuç......


Bu veya buna benzer birşeye ihtiyacınız var ise: http://www.bdtasarim.com/

Nerden başlasam, nasıl söylesem...

Kafamdakini gerçeğe dönüştürme hastalığı, daha velet iken, katlanır (pinokyo) bisikletleri daha sağlam hale getirmek için destek çubuğu kaynattırarak "BMX" (ki o zaman daha BMX bisikletler piyasada yoktu..) e dönüştürmek ile başladı. Yıl taş çatlasa 1978. Yer Almanya nın münih kenti...Yaş 10.. fena başlangıç değil. Tabiiki elin almanyasında öyle Mehmet usta kaynatırmısın yok... Epey zor öyle atölye bulmak ama oluyordu ve ortaya çıkan bisikletlerle merdivenlerden kaldırımlardan aşağı zıplıyorduk. Pedal ve gidon a da bazı takviyeler yaıyorduk elbet.

Yaş ilerledikçe daha sofistike konulara el attım. 1982 yılında rüzgar sörfüne merak sardım ve 1983 yılında ilk sörf board'ımı (aslında 3 tane birden, arkadaşlar da istedi zira..). 330cm lik Styropor çekirdekli, epoxy laminasyonlu bir board dı. Eeee o zamanın modası, board airbrushlı olmak durumunda idi. Airbrush deyince deVilbiss dünya para... 250.-DM..+ kompresör. Ne yapar öğrenci adam Buzdolabı kompresörü, 2 adet tükenmez kalem al sana airbrush....

Airbrush işini çözdüm ya şimdi... Eee sörf cü adam board custom, tabiiki t-shirt de custom olacak. Bu sefer T-shirt boyamaya başladım, 50x100 cm bir styropor üzerine t-shirt ü ger, istediğin motifi kağıtla kes üzerine iğneleyerek maskele... Gelsin Pop-art motifler.....

T-shirtler tamam. Bir surfcü başka ne giyer? E tabiiki short ve Vans.... Beyaz T-shirt ve Vans bulmak mümkün fakat Beyaz short? Yok tabiiki. Ama lazım.... O zaman dikersin tabiiki. Eski bir short sökülür, patron çıkarılır, boyanır ve kesilip dikilir.
Daha sonra Yazın sörf  yapan birinin kışın kayak kyapması sıkıcı olduğu için Snowboard yapmaya karar verdim.  Yıl 1986, Türkiyede o zaman Swing-Bo var ama Snowboard yok.  Kolay....  Kendim yaparım...   Kontrplak fiberglass ve kenarr olarak somya yayları.  Güzel de bir airbrush....  Çok havalı idi fakat bağlamaya bu kadar yük bindiğini düşünmemişim...  Yani bağlamalar hemen kırıldı tabiii ama denemeye değerdi....
Sonra birkaç arkadaş ve öğretmen için  yine surf ürettim.  O zaman Türkiyede Stormrider diye bir marka vardı,  Orhan Demirkol (du galiba adı...) tarafından üretilen.
Ya... işte böyle başladı herşeye merak salmak...

Aslında Steve Jobs güzel söylemiş: "When you ask a creative person how they did something, they may feel a little guilty because they didn't really do it, they just saw something. Itseemed obvious to them after awhile. That's because they were able toconnect experiences they've had and synthesize new things. And the reasonthey were able to do that was that they've had more experiences or have thought more about their experiences than other people have. Steve Jobs, Wired (March, 1996)"

"Yaratıcı bir insana birşeyi nasıl yaptığını sorduğunuzda, biraz suçluluk hissedebilir, zira o gerçekten yapmamıştır, sadece birşey görmüştür. Bir süre sonra her şey barizdir. Bizler tecrübelerimizi birleştirerek yeni şeyler sentezleyebiliyoruz. Bunun sebebi de diğer insanlara göre daha çok şey tecrübe etmiş olmak yada tecrübeleri hakkında daha fazla kafa yormuş olmaktır. Steve Jobs, Wired dergisi (Mart 1996)"